Sil Baştan

Clementine ve Joel, birbirine tamamen zıt iki karakter, bir kumsalda tanışır ve aşık olurlar. Joel; içe kapalı ve mantıklı biri iken,Clementine onun tam tersine duygularında hareket eden ve dışa dönük biridir. Farklılıkları, zaman içerisinde dayanılmaz boyutlara ulaşır, kavgalar başlar,tahammül sınırı azalır ve ayrılırlar. Clementine, mutsuzluğunun kaynağı olarak gördüğü Joel'e ait hatıraları beyninden sildirirse, hayatının daha kolay olacağını düşünür. Ve bunun için, insanların hafızalarının belirli bölümlerini beyinlerinden silebilen bir laboratuvara gider. Acı artık yoktur. Bunu duyan Joel durur mu? Kızgınlıkla karışık hayal kırıklığı sonucunda o da aynı işlemi yaptırmaya karar verir.. Sonrası " Eternal Sunshine of the Spotless Mind" filminde.. Türkçe adıyla Sil Baştan..
Zaman zaman hepimizin yapmak istediği, sil baştan başlamak gerek bazen diye bağıra çağıra şarkısını söylediği halet-i ruhiye aslında. Günümüz teknolojisi henüz,zihnimizin belirli bir bölümünden anıları hop diye çekip alacak yetkinliğe ulaşmadı. Ulaşmalı mı?  Kontrol edilmesi zor olan güç kavramı beni her zaman korkutmuştur. Dünyanın en sevimli canlılarının bile insan elinde bir canavara dönüştüğünü düşünürsek haksız da sayılmam sanırım. Lakin bazı insanların unutması gereken o kadar büyük acıları ve kayıpları var ki, kalbimin bir köşesinden keşke bilimkurgu sadece kurgu olmasa diyorum.
Neyse ki dünyanın diğer ucunda, Francine Shapiro isimli bir psikoterapistte aynı düşüncedeymiş. Ve 1987 yılında, belki de tesadüfen, Vietnam gazileri, tecavüz mağdurları gibi ağır travmatik olaylar yaşayan kişilerin, istemli göz hareketleriyle beraber acı verici durumu düşündüklerinde, olumsuz yaşantıların önemli ölçüde azaldığını keşfetmiş. Kısaca EMDR yani göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme adı verilen bu terapi, günümüzde,travmatik bir olayı zihinden sildirmeye en yakın duran şey. Kişinin yaşadığı acıyı unutması sağlanmıyor. Acı veren düşünce 8 adımdan oluşan bir protokol sonucunda, zihinde olumlu duygularla programlanarak, kişinin bu acıya atfettiği ve hayatını etkileyen olumsuz duygu baskılanıyor.  Bir nevi yeniden programlama aslında. Ve bu güne kadar ki en etkili terapi yöntemi olduğu söyleniyor. 
Aslında sadece ağır travmatik durumlarda değil günlük hayatı olumsuz etkileyen; başarısızlık korkusu, kapalı alan fobisi, özgüven eksikliği, aşırı sınav heyecanı gibi kontrol edemediğimiz sorunların tedavisinde de kullanılıyor. Tabi ki konunun uzmanı kişiler tarafından yapılması gerektiğini belirtmek lazım. Her durumu abartan insanoğluna iyi bir örnek olarak ise bu gün Amerika'da bir çok sanatçının ve sporcunun bir EMDR terapisti olduğunu söyleyebiliriz sanırım. 
İnsanoğlu, tüm karmaşık yapısına rağmen kendi zihinini kurcalamaya devam edecek ve kim bilir altından başka neler çıkacak. Bekleyip göreceğiz...



Yorumlar

Popüler Yayınlar