İlerleme, ya sonra?
Bir yandan kök hücre tedavisinde çığır açan yenilikler, hücrenin ilk haline dönülüp istenilen DNA kodlamasında istenilen organ hücresinin elde edilmesi, bir yanda kanın anında pıhtılaşmasını sağlayarak kan kaybından ölümleri en aza indirgeyecek mucizevi bir madde, öte tarafta operasyon esnasında hastayı dondurarak 12 saate yakın bir zaman kazanılması... Liste uzayıp gidiyor aslında. Bu gidişle hiçbirimiz ölmeyeceğiz ya da yüzlerce yıl yaşayacağız. 1900 lerin başında bir insan için öngörülen ortalama ömür 42 yılmış ve bunun geçmişe kıyasla çok uzun bir yaşam süresi olduğundan emin olabilirsiniz. Günümüzde ise 40 yaş sanırım gençliğin sonu olarak adlandırılabilir. Şahsen ben 32 yaşında kendimi hala yeni yetme gibi görüyorum. Insanların basit bir fıtık operasyonu yüzünden öldükleri, röntgen filmi çekmenin mucize olarak karşılandığı ve bir filmin bir saatte çekildiği zamanlardan buralara gelmiş olmak büyük bir ilerleme elbette.
Gerçi hala bademcik ameliyatı için hastaneye yatıp bacağı kesilen insanların olduğu bir düzendeyiz ama olsun en azından apandistin yerini biliyoruz. Bu durumda zaman aleyhimize mi ilerliyor yoksa lehimize mi sorusuyla karşı karşıyayız aslında. Tıbbi ve teknolojik yenilikler bakımından her geçen gün bir kazanım aslında. Lakin iş kaybedilen zamana gelince hala onu geri getirmeyi başaracak bir teknolojiye ulaşabilmiş değiliz. Ya da kaybedilen değerleri, vicdanı şöyle sihirli bir toza dönüştürüp şehirlerin üzerine serpecek.
Peki ne bekliyoruz ömrümüzü bu kadar uzatarak. Kimse ölmeyecek ve yeniler doğmaya devam edecek.. Bir nevi kıyamet senaryosu gibi gelmiyor mu kulağa? Yoksa o zamana kadar çoktan yaşayacak yeni bir gezegen bulup oraya göç ederiz diyecek kadar iyimser mi olmak lazım? Bilemedim ki.. Her durumda olduğu gibi bunu da yaşayarak tecrübe edeceğiz mecburen. Ve alışacağız, tıpkı artık bir organımız gibi hissettiğimiz aklı bizden üstün telefonlarımıza, tabletlerimize alıştığımız gibi.
Dipnot: Modern tıbba geçişte yaşanan değişim ve gelişimleri, dönemin siyasal ortamıyla harmanlayarak sunan bir dizi olan Knick'i izlemenizi öneririm naçizane.
Yorumlar
Yorum Gönder